الخميس، 21 مايو 2009


Islam evi

Yeme ve İçme Âdâbı
E-mail listemize üye olun
Sizin İçin Seçtiklerimiz
Dünya ülkeleri, fâiz yüzünden başlarına gelen ekonomik krizden henüz kurtulamadan başka bir krize girdi.Domuz yüzünden olan bu kriz, ekonomik krizden daha çetin ve şiddetli olabilir.Sahip oldukları bilim ve modern teknolojiye rağmen zinâ sebebiyle yayılan ölümcül hastalıklara bir türlü çâre bulamayan dünya ülkeleri yeni hastalıklarla boğuşmaktadırlar.Domuz gribi, daha önceki kuş gribi gibi değildir.Aksine bu hastalık, hava (solunum) yoluyla başkasına geçebilmektedir.Ayrıca bu hastalık sadece domuza yaklaşmakla da insana geçebilmektedir.Bundan daha tehlikelisi;bu virüsün, insandan insana geçme riskinin olmasıdır.Oysa kuş gribinde böyle bir şey olmamıştı.
Değerli âlim Muhammed Salih el-Muneccid'in -Allah onu korusun- cevapladığı sorunun metni şöyledir:" Ben, gurbet ülkesinde ikâmet ediyorum.Babam,okul masraflarını ödeyemeyecek durumda olduğu ve gündüz eğitim gördüğüm için zaruret gereği gece çalışmak için iş aradım. Ben, yaşlılar yurdunun mutfağında çalışan tek müslüman bayanım.Mutfaktaki işim,domuz etini pişirmeyi, bardaklara içki doldurmayı ve başka şeyleri gerektirmektedir.İslâm şeriatının bu konuda hükmü nedir?"
İslâm dînini, onun esaslarını, rükünlerini, güzel yönlerini, hedef ve gâyelerini kısa ve kapsamlı olarak tanıtan kelimelerden ibâret bir kitaptır. Hiç şüphe yok ki bu kitap, İslâm'ı anlamak veya İslâm'a girmek isteyen için bir anahtar konumundadır.
İslâm, kâmil dîndir. İnsanın bütün hayatını düzenlemiş, ona faydalı olan şeyleri emretmiş, zararlı olan şeyleri de yasaklamıştır.Yemesinden, içmesinden ve uykusundan önce ile uykusundan uyandıktan sonra, mukimlik, yolculuk ve diğer hallerinde, hem kendisi, hem de başkasıyla ilgili birtakım âdâbı meşrû kılmıştır.
Değerli âlim Muhammed Salih el-Muneccid'in -Allah onu korusun- cevapladığı sorunun metni şöyledir:" Etin İslâmî usûllere göre kesildiğinden emîn olmadığımız halde müşterilerine domuz eti ve içki sunan lokantalarda et yemek câiz midir? Bilindiği gibi bu etlerin içerisinde domuz eti de bulunmakta, (lokantada) aynı buzdolabında depolanmakta ve aynı kaplarda pişirilmektedir. ."
Değerli âlim Muhammed Salih el-Muneccid'in -Allah onu korusun- cevapladığı sorunun metni şöyledir:"... Bizler, kimi zaman domuz eti veya domuzun yan ürünlerini içeren gıdalar isteyen müşterilerle karşılaşıyor ve bu gıdaları toplayıp tırlara yüklemek zorunda kalıyoruz.Benim sorum şudur: İslâm şeriatının benim bu işim hakkındaki hükmü nedir?..."
Değerli âlim Muhammed Salih el-Muneccid'in -Allah onu korusun- cevapladığı sorunun metni şöyledir:"Bir hıristiyan, domuz etinin haram kılınmasının sebebini sormaktadır. İslâm dîni, Allah'ın yaratmış olduğu hayvanlardan birisi olduğu halde niçin domuz etini haram kılmaktadır? Yine, o halde Allah, domuzu niçin yaratmıştır?"
Değerli âlim Muhammed Salih el-Muneccid'in -Allah onu korusun- cevapladığı sorunun metni şöyledir:" Ben, Malta'da yaşayan Arap uyruklu bir müslümanım ve iş arkadaşlarım bu konuda bana soru sordukları için domuz etinin haram kılınmasının sebebini öğrenmek istiyorum."
Bu kitap, üç bölümden oluşmaktadır:
Birinci bölüm:Muhammed b. Abdulvahhab'ın dâvetinin tarihinden, onun yaşadığı dönemde İslâm dünyasının siyâsî ve dînî durumundan, daha sonra Muhammed b. Abdulvahhab'ın dâvetinden önce Necd diyârının siyâsî ve dînî durumundan bahsetmektedir.Ardından Muhammed b. Abdulvahhab'ın, yetişme çağını, ilim öğrenmek için yaptığı yolculuklarını ve onun dâvetinin merhalelerini içeren kısa özgeçmişinden bahsetmektedir.
İkinci bölüm: Muhammed b. Abdulvahhab'ın dâvetinin ilkelerinden,bu dâvetin ana kaynaklardan ve dâvetin hedef ve hakikatinden detaylı olarak bahsetmektedir.
Üçüncü bölüm:Dâvetin İslâm dünyasındaki etkilerinden ve yayılışının sebeplerinden bahsetmektedir. Ardından İslâm dünyasının her tarafında, özellikle Asya ve Afrika kıtasında görülen İslâmî hareket ve dâvetlere etkisinin olup-olmadığından bahsetmektedir. Daha sonra bu yayılış için genel bir değerlendirmeden bahsetmektedir.
Şeyhulislâm İbn-i Teymiyye'nin yazdığı bu kitap, lafızlarının kısa ve ibârelerinin titiz olmasına rağmen Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat akidesi konusunda yazılmış en değerli ve en önemli kitaptır.Bunun içindir ki İslâm âlimleri ve ilim talebeleri, bu kitapbı şerhetmeye ve ondan yararlanmaya büyük gayret göstermişlerdir.İşte bu şerhlerden birisi de Muhammed Halil Herrâs'ın şerhidir.
Bugün En Çok Okunan Materyaller
Son Eklenen Materyaller
Hepsini göster ( ‍( 1 den 50 e Toplam 627)